Random Video

Mısır’da darbeyi ve katliamları destekleyen çok fazla alim bulunmakta.

2013-12-04 59 Dailymotion

ADNAN OKTAR: Müslümanların kendi kendini katlettiğini görüyoruz biz, burada İsrail’in yaptığı bir şey yok. Mısır’da orduyu İsrail yönetmiyor, Mısırlılar yönetiyor, Müslümanlar yönetiyor. Sünni bir Müslüman o Çiçi denen adam ve koyu Sünni. Karısı da çarşaflı ve peçeli böyle bir insan Ortodoks bir Müslüman, Cici ve ekibi. Askerlerin büyük bir bölümü, hemen hemen yüzde doksanı namaz kılıyor ve koyu Sünniler. Birbirine kırdırmak için, oranın alimleri oranın ileri gelenleri fetva veriyor. İsrail’den hahamlar gelip “birbirinizi kırın” demiyor ki. Öyle bir şey olmuş olsa, aklım alırdı. Ama İsrailli hahamlar gelip onları yönetmediğine göre, oradaki alimler birbirine kırdırmaları için birbirlerini teşvik ettiğine göre ve kitapları da o yönde olduğuna göre eserleri, yazılarında nefret söylemleri olduğuna göre, bunda şaşılacak bir şey yok. İsrail’in yapabileceği bir şey yok. Milyonlarca kitleyi doksan milyonluk kitleyi İsrail nasıl yönlendirsin? Her birinin başına bir tane İsrailli koysa, yine olmaz. Demek ki, fikirde bir bozukluk var, inançta bir bozukluk var. Sünni bazı alimler, Musevi nefreti, Hristiyan nefreti, Şii nefreti, Alevi nefreti, Vahabi nefreti enjekte ediyorlar, “Hayber, Hayber” diye bağırarak sloganlar atıyorlar, “Hayber’de olduğu gibi” diyorlar işte her yeri yerle bir edeceğiz, şunu yapacağız bunu yapacağız, olay bu. Sürekli bir nefret söylemi var. Şu anda da orada Müslümanları mahveden, darmadağın eden, makineli tüfekle tarayan Sünniler yine, Sünni insanlar. Ve farz olduğuna inanıyorlar, bunların fitneci olduğuna inanıyorlar Müslüman Kardeşler’in.

DİDEM ÜRER: Direkt terörist diyorlar.

ADNAN OKTAR: Tabii fitne çıkaranlar ve fetvada alıyorlar, alimler de fetva veriyor onlarda öldürüyorlar. Bir çok Sünni alim destek veriyor. Bunlar eğer İsrail’den geliyoruz diyen hahamsa o ayrı mesele biz bilmiyorsak. Ama bunlar Sünni alim. Karşı tarafında yine kafir olduğunu, fitneci olduğunu, zalim olduğunu söyleyenler de yine Sünni alimler. “İki tarafı kardeş edelim iki tarafı birbirini sevsin muhabbet içinde” olsun diyen Sünni alim çıkmıyor. İsrail ile bunun alakası yok. Müslümanların cahilliği, Müslümanların yanlış bilgilendirilmiş olması, bir kısmının bağnaz olması, bir kısmının acımasız, gaddar ve sevgisiz olması, mezhep taassubuyla saldırganlaşmış olması, Müslüman alimlerin bir kısmının yoğun çalışması sonucu elde edilmiş bir netice. Kitaplarına bakalım, kitapları da bu yönde. İsrail mi basıyor bu kitapları? Amerika’nın da tedirgin olması normal, çünkü İsrail’i önemli bir ülke olarak görüyor. Önemli bir topluluk olarak görüyor, inançlarına göre, İncil’e göre önemli görüyor. İsrail’in orada devlet kurmuş olmasını da önemli görüyor. Dolayısıyla Amerika böyle bir şeye kayıtsız kalmayacağı açık ve bu üslubu da adil görmüyor olabilir, Amerika. Çünkü görüyor Müslümanlar birbirleriyle uğraşıyor, İsrail’in böyle bir şey yaptığı yok. Yapmış söylemiş de olabilir ama kimse kale almaz. Böyle bir şey olmaz. İsrail dese ki Sünnilere Şiilere “Haydi birbirinizle savaşın” dese adam onu dinliyorsa zaten onun anormalliğidir. Orada İsrail’in etkisini iddia etmek son derece mantıksız olur. Sen söylemesen de zaten adam onu yapacak. İsrail söyleyince mi onlar onu yapıyor? Söylemese yapmayacak mı? Söylemese de yapacağına göre söylemiş de olabilir ayrı mesele. Ama zaten yapacak adam kitapları, eserleri, mantığıyla bu ortada. İkinci bir ihtimal yok ve İsrail’i de hiçbir şekilde kale almaz iki tarafta ayrıca bu konuda. Direkt kendi karaları, direkt kendi içtihatları hocalarının, alimlerinin yönlendirmesi. Çok gayret edilmesi lazım sevgi kolay olmuyor. Nefrete insanlar daha açıklar, öfkeye, kine çok açıklar. Sevgi sabır gerektiriyor, irade gerektiriyor, akıl gerektiriyor, kararlılık gerektiriyor. Çünkü sevgi bir anda yıkılabilir, sürekli omuz vermen lazım, sürekli, destek olman lazım. Yani şeytani nefis devreye girer, bir anda alabora olur. İrade kolay olmazsa gider sevgi. Onun için beş dakikada adam çekip vuruyor yirmi yıllık karısını. Sevgisini geliştireceği yerde, nefretini geliştirmiş. Nefret deniz gibi oluyor artık boğuyor adamı, kadını da boğuyor. Kadın da diyor “çek vur” çekip vuruyor. İslam aleminde de nefreti acayip enjekte ettiler, muazzam bir nefret. Kalabalıklar da sevgiden bahsedilmiyor, muazzam nefret sloganları oluyor. Mesela “Kahrolsun İsrail, kahrolsun Amerika, kahrolsun Şiiler” ona benzer.  Akıl almaz bir nefret üslubu. Ve kendi sohbetlerinde daha çılgınca ve daha yırtıcı bir nefret üslubu oluyor. Mesela Alevi nefreti vardır,  Alevi kardeşlerimize karşı nefret eden insanlar vardır. Bunu bir kültür olarak ezberden bilirler, anlatırlar. Nesilden nesile anlatırlar hatta, gelenek olarak anlatıyor. Mesela Yahudi nefreti, zaten Yahudi dediğinde, müthiş bir nefret nedenidir o. Mesela diyor ki “adamın arkadaşı aradı Yahudi” diyor veyahut