Milli Eğitim, tarihinin en düşkün dönemini yaşıyor

Milli Eğitim, tarihinin en düşkün dönemini yaşıyor
Okulların açılmasına sayılı günler kaldı ama Milli Eğitim Bakanlığı’nın açıkladığı 40 bin öğretmen açığını kapatmak için atama yapılmadan Başbakan’ın keyfi kararıyla Meclis tatile sokuldu. Eğitim-öğretim başladığında öğrencilerin mağdur olma olasılığı velileri kaygılandırıyor.
ÜLKEDE 300 BİNİN ÜZERİNDE ÖĞRETMEN ATAMA BEKLERKEN ÜCRETLİ ÖĞRETMEN ÇALIŞTIRILIYOR
Okulların açılmasına sayılı günler kaldı ama Milli Eğitim Bakanlığı’nın açıkladığı 40 bin öğretmen açığını kapatmak için atama yapılmadan Başbakan’ın keyfi kararıyla Meclis tatile sokuldu. Eğitim-öğretim başladığında öğrencilerin mağdur olma olasılığı velileri kaygılandırıyor. 12 yıldır AKP Hükümetleri döneminde en ciddi meselelerin yaşandığı ve eğitimin dibe vurduğu Milli Eğitim’de sıkıntılar bitmiyor. Okullar 15 Eylül’de açılacak olmasına rağmen, 40 bin öğretmen tayin beklerken Meclis’in tatile girmesi nedeniyle öğrencilerin mağdur olabileceği ileri sürüldü. Konu hakkında KıvılcımHaber’e açıklamalarda bulunan Türk Eğitim Sen Burdur Şube Başkanı ve Kamu Sen İl Temsilcisi Orhan Akın, kendi incelemelerine göre 100 binin üzerinde öğretmen açığı bulunan Milli Eğitim’de Bakanlığın zamanında yetiştirilememe tehlikesi bulunan 40 bin öğretmen ataması yapmaya çalışması, derde derman olamayacağını, ayrıca Milli Eğitim’de açık nedeniyle kölelik şartlarında ücretli öğretmen çalıştırıldığı halde ülkede 300 binin üzerinde atama bekleyen öğretmenin sokaklarda boş dolaştığını ifade etti.
BAKAN AVCI: 28 AĞUSTOS’TA MECLİS’TEN KARAR ÇIKARTABİLİRİZ
Milli Eğitim Bakanlığı’na verilen 40 bin öğretmen ataması için kadroların onaylanmasına sıra gelmeden Meclis’i, Başbakan Erdoğan’ın gerek partisindeki sıkıntılar, gerekse Cumhurbaşkanlığı mazbatası geldiğinde Resmi Gazetede yayınlamayı geciktirmek amacıyla tatile soktular. Atamalar ise Meclis’in yeniden açılacağı 1 Ekim tarihine ertelendi. Öğrencilerin öğretmen açığı nedeniyle mağdur olabileceği gündeme gelirken Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’dan bir açıklama geldi. Atamaya ilişkin takvimin aksamaması için gerekli girişimlerde bulunacaklarını ifade eden Bakan Avcı, “Meclis’in 28 Ağustos’ta yapacağı olağanüstü toplantıda bir ek gündem maddesiyle, yeni atanacak 40 bin öğretmen adayının mağdur olmaması ve eğitim öğretimin aksamadan yürümesi için Meclis’in 28 Ağustos’ta yapacağı olağanüstü toplantıda bir ek gündem maddesiyle gerekli yasal düzenleme yapılabilir” ifadesini kullandı. Avcı bu konuda muhalefet partilerinden de gerekli hassasiyeti beklediğini konuşmalarına ekledi. Avcı’nın öğretmen atamaları ile ilgili Meclisin 28 Ağustos’ta yapacağı ek gündem maddesi gerekli yasal düzenleme yapılabilir açıklamasını Eğitim-İş Genel Başkanı Veli Demir Aydınlık’a değerlendirdi.
BİLAL ERDOĞAN’IN YÖNETTİĞİ MEB’TEN DE BU SONUÇLARIN ÇIKMASI DOĞAL
Genel Başkan Veli Demir, Eylül’ün başına kadar bu sorunun çözülmesi gerektiğini, çözülmezse eğitim alanında ciddi sıkıntılar yaşanacağını kaydetti. Veli Demir 400 bin civarında atanamayan öğretmenin olduğunu, Milli Eğitim Bakanlığı’nın kendi rakamlarına göre ise 120 bin öğretmen açığının bulunduğunu dile getirdi. Atanacak 40 bin öğretmenin şu anda var olan ihtiyaca cevap vermekten uzak olduğuna dikkat çeken Demir, “bu sorun ancak meclisin bir an önce toplanarak karar vermesiyle çözülebilir. Öğretmen atamalarının gerçekleştirilmesi ve öğretmenlerin eğitim öğretim yılında okullarında olması lazım. Eğer çözülmezse ciddi sorunlar yaşanabilir. AKP hükümeti geldiğinden beri en ciddi sorunlar, sıkıntılar Milli Eğitim Bakanlığı’nda görüldü. Milli Eğitim Bakanlığı emin ellerde değil” dedi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın yönetimindeki var olan sıkıntılardan dolayı eğitimin kötüye gittiğinin altını çizen Veli Demir, “Bilal Erdoğan’ın basına yansıyan ses kayıtlarından öğrendiğimiz kadarıyla MEB yönetiminde bürokratların ve yöneticilerin söz hakkı yok. Bilal Erdoğan ve bazı yandaş kuruluşlar ve kurumlar tarafından yönetiliyor. Bilal Erdoğan’ın yönettiği MEB’den ise bu sonuçların beklenmesi çok doğal. Babasının söylediğini bile anlayamayan birisinin böyle bir işin başında olmasının sonuçlarını görüyoruz” şeklinde görüş belirtti.