Random Video

Ekrem İmamoğlu: Cemevi ibadethanedir bunu kabul etmeliyiz

2022-08-11 287 Dailymotion

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Alevi yurttaşların tuttuğu 12 günlük Muharrem Matemi'nin ardından pişirilen aşure lokmasına  ortak oldu. İmamoğlu, "Cemevleri, Alevi vatandaşlarımızın ibadethanesidir. Bunu kabul etmeli ve ibadethaneye gösterilmesi gereken saygıyı mutlak göstermeliyiz" dedi. 

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Alevi vatandaşların tuttuğu 12 günlük Muharrem Matemi’nin ardından Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Okmeydanı Cemevi’nde gerçekleştirilen lokma paylaşımına katıldı.

İmamoğlu’na, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin ve Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız da eşlik etti. Lokma paylaşımı öncesinde sırasıyla Okmeydanı Cemevi Başkanı Zeynel Şahin, Muammer Keskin, Ali Yıldız, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Göçmez ve İmamoğlu birer konuşma yaptı.

"Muharrem orucundan sonra, Kerbela katliamından sağ kurtulan Zeynel Abidin aşkına aşure lokmasını paylaşacağız hep birlikte" diyen İmamoğlu'nun konuşması satır başlarıyla şöyle:

"KERBELA DİRENİŞİ BUGÜN DE DEVAM ETMEKTEDİR"

Tüm dünyada, Kerbela’da yaşandığı kadar ağır bir katliamın yaşanmadığını düşünüyorum. Böyle bir zulmün dünya tarihinde bir daha yaşanmamasını diliyorum. Sadece milletimiz adına değil, sadece İslam alemi için de değil, dünya adına, insanlık adına böyle bir zulmü hiçbir zaman hiçbir insan yaşamasın. Hazreti Hüseyin’i ve Kerbela şehitlerini minnetle anıyorum, rahmetle anıyorum. Kerbela, soylu bir direnişin öyküsüdür. Bu direniş, tarih boyunca devam etmiştir, aslında bugün de devam etmektedir. Çünkü mazlumun zalime, haklının haksıza karşı sürdürdüğü mücadele, azim ve o günün verdiği ruh ile devam etmektedir. Haksızlık karşısında sessiz kalmayan; adaleti, eşitliği, sevgiyi ve barışı savunan herkese buradan, kadim kent İstanbul’dan selam olsun.

"HAZRETİ HÜSEYİN'İN KARARLILIĞI GİBİ EN DİRİ HALİMİZLE OLMALIYIZ"

Aşure, çağlar ötesinden günümüze ulaşan, paylaştıkça çoğalan, değeri artan bir yiyecek. Birlik ve beraberliğimizin simgesi. Aşurenin en çok hoşuma giden tarafı şu: İçinde bu toprağın ürünlerinin karıştığı aşurede, her ürün kendi tadıyla vardır. Aynı bizim toplumumuzda olduğu gibi. Bir arada ortak bir lezzet oluşturuyor. Güzelliği de oradan geliyor. Bizim milletimizin de o lezzetli yanı, aslında tam da böyle tariflenebilir. Farklı inançlar, kültürler, gelenekler, binlerce yıldır bir arada aynı kazanda kaynıyor aslında, bu güzel coğrafyada, Anadolu’da. Hoşgörüyü, sevgiyi, kardeşliği, paylaşmayı yücelten özgün Anadolu kültürünü ortaya koyuyor. Bizler, Anadolu’nun bu güzel lezzetini ve kültürünü ilelebet taşıyacak insanlarız. Birliğimizi bozmaya çalışanlara karşı kararlı olmalıyız, dirençli olmalıyız, birlikte olmalıyız. En diri halimizle olmalıyız. Aynen Hazreti Hüseyin’in kararlılığı gibi. Hiçbir ırk, inanç, kültür, gelenek, birbirinden üstün değildir. Önce bunu kabul etmek gerekir. Kabul etmemiz gereken çok şey var. Ama bu, temel prensiptir. Bunu es geçersek inancımıza ters düşeriz. ‘Yaratılanı severiz, Yarad